7 Ekim 2020 Çarşamba

CHP Ne Yapmayacak?

 

Bir süredir iktidar eliyle geliştirilen HDP operasyonunu izliyoruz, bizim gibi başta CHP olmak üzere tüm muhalefet partileri de izliyor. Onlara sorarsanız tepkilerini dile getirdiler, kınadılar ve görevlerini yapmış olmanın huzuru ile köşelerine çekildiler.

Bu operasyon HDP’ye değil, tüm muhalefete yönelik. Tıpkı dokunulmazlıkların kaldırılmasında: “Anayasa’ya aykırı ama evet diyeceğiz.” dediği gibi CHP yine aymazlık içinde.

HDP, TBMM’nde yer alan yasal bir partidir, Meclis Başkan vekili vardır yani çeşitli oturumlarda TBMM’yi yönetir.

Bir kısa notla bu girişi sonlandıracağım. AKP, işine geldiği noktada HDP ile işbirliğinden kaçınmadı hatta Kandil ile de işbirliğini gözler önünde sergiledi, sahra adliyeleri kurarak, hukuku katletmekten de geri durmadı.

O zaman…

HDP ile kurulacak ilişkilerden çekinilmeden, korkulmadan bir an önce tüm muhalefet partilerinin bir araya gelmesi gerekmektedir.

Nasıl?

Tüm muhalefet partileri “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” hikayesini anlatıyorlar, -hikaye diyorum çünkü hiç birinin açıkladığı bir Anayasa taslağı yok- o zaman bir an önce bu çalışmaya başlanılmalıdır.

Erdoğan’ın olası bir hamlesinin önünü nasıl keseceksiniz?
Bütün anketler Cumhur İttifakı’nın % 50 barajına yaklaşamadığını gözler önüne sermektedir hatta 26 Eylül Cumartesi günü yayımlanan MAK Danışmanlık’ın (AKP’ye yakınlığı ile biline şirket) son anket sonuçları: Cumhur İttifakı % 42, Millet İttifakı % 45.

Bütün partiler parlamenter sistemden dem vururken, mevcut sistemde tıkanan Erdoğan’ın olası hamlelerinden biri de; madem istiyorsunuz, o zaman parlamenter sisteme dönelim, Anayasa taslağımız da şu, meclise sevk ediyoruz, dediğinde, hazırlıksız ve parça parça muhalefet olarak ne yapacaksınız?

Barajların, seçim sisteminin değiştiği yeni ucube bir sistemin koalisyon ortaklarını çok uzaklarda aramaya gerek yok, hepsi parlamenter sisteme geçişteki önemli (!) rollerini açıklayarak, geride kalan kırgınlıkları bir kenara bırakarak yeni bir Milliyetçi Cephe kurmaktan kaçınmayacaklardır, hele araya soslu birkaç beka (!) meselesi de konulduğunda herkes huzura (!) kavuşmuş olacaktır.

Bu çalışma Erdoğan’ın olası bir hamlesinin de önünü kesecektir.
Başta TBMM’de yer alan partileri: CHP, İyi Parti, SP, HDP, Komünist Parti,  Deva Partisi, Gelecek Partisi’ni bir araya getirerek yeni Anayasa, yeni Siyasi Partiler Yasası, yeni seçim yasası çalışmalarına hemen başlanması nelerin önünü açar ve nelerin önünü keser.

Erdoğan’ın yukarıda anlattığım baskın Anayasa ve Parlamenter Sistem önerisinin önünü keser. Cumhur İttifakının şekli de olsa demokrasi koşullarında yeni bir seçim kazanmasının önünü keser.

Aynı mecliste yer alan tüm partilerin net bir hedefle bir arada olmalarını sağlar: Yeni Anayasa –ki sıfırdan oluşturularak 12 Eylül Darbe Anayasası’ndan geriye kalan maddeleri de yok etmelidir-, yine 12 Eylül’ün mirası Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Yasası’nı oluşturmak için meşru aktörlerle bir araya gelinmesini sağlar ve bu sağlanmalıdır.

Bu çalışmalar, kamuoyuna açık yürütülmeli, her hafta uzlaşılan maddeler kamuoyuna açıklanmalı, o maddelerin kamuoyunda tartışılması sağlanmalı ve gelecek önerilerin tekrar değerlendirilmelidir.

Bu çalışma yapılırken, parlamento dışı partiler, üniversiteler, sendikalar, STK’lar, barolar da çalışmalara mutlaka katılmalı, toplumsal muhalefet en geniş biçimiyle harekete geçirilmelidir.

Bu çalışma, sadece söylemde kalan ve inandırıcılığı olmayan güçlendirilmiş parlamenter sistemi ete kemiğe büründürdükçe Demokrasi İttifakı’na çok daha büyük güç katacaktır.

Bu ittifakın tek gerekçesi yukarıda açıklanan temel yasalar olduğu için; İYİ Parti ile HDP’nin, Komünist Parti ile Deva Partisi’nin ve diğer partilerin bir araya gelmesi kamuoyuna çok rahat anlatılacağı için Cumhur İttifakı bileşenleri olan AKP, MHP, BBP ve Vatan Partisi’nin kutuplaştırıcı söylemlerini de kendi içinde başarısızlığa mahkum edecektir.

Biliyorum ki; CHP yine bu veya benze adımı atmayacak, Cumhur İttifakı’nın gündeminin arkasına takılarak bu tarihi fırsatı da tepecektir. Neredeyse eminim, umarım yanılırım.